11 Ekim 1971
MEVLÂNA’yım ben!
1 Sevgilerle dolu, ALLAH’ımın YOLU, cümlenizde ELİ. Geldim gelenlerle,
bu yolda erenlerle. SAHİB’imiz olan ALLAH’ımın ADI’yla, selam cümlenize. Aldığımı
vereyim, suyumuzu bildireyim. Ne gelenin suyu eksilir, ne alanın.
2 Andığımız kadar anıldık. Güzellikten söz edilir. Sanılmasın güzellik
yalnız çiçekte aranır. Çiçeğe kucak açan toprağa ne denir? Toprak da,
çiçek kadar sevilir. Dendiği gibi, yanılan aramaz, kumunu elemez. Eleyen bilmez,
kalanı atmaz. Neden? Elinde değil de ondan. Kum yolunu her kul bilmez,
önüne asfalt döksen bulamaz. Neden? Çünkü göremez. Gidenle bir olalım, görene
el verelim, SAHİB’imiz OLAN’ı bilelim. Bu yolda seymen isen, acemi olana
sorma. Sordu isen, ‘Yanlış.’ diye kırma. Kırdı isen, basıp geçme;
bildiğince aydınlat. Denir ki, ERENLER’in EVLİYALAR’ın dünya çekisi
çok olur. Düşünün sakiyi, elinde taşıdığı destiyi. Destiyi senin
için taşır, kendine değil, ‘Ver.’ diyene sunar. Yük kimde? Elbet destiyi
taşıyanda. Sen ‘Ver.’ dedin, o sundu.
3 Geldik söze, durduk düze. Yerden gelenin sazı olmaz, yeri bulanın sözü
durmaz. Kanımız değil, CAN’ımız ALLAH’ıma. Sözümüz değil, AŞK’ımız
ALLAH’ıma. Gözümüz cümlede, sözümüz cümlede; elimiz, dileyene. Kumun yoluna
durduk, ‘Dileyen gelsin.’ dedik. Yol dolsa da, yolda giden şaşırmaz,
yanında mürşidi olan yanılmaz. Her ağacın yükü bir olmaz. Gücünce değil,
ALLAH’ımın verdiğincedir. Ne var ki, ağaç küçük de olsa, meyvesi
bolsa; gücüne, ALLAH’ım güç katar. Suyun akışına, her kulun bakışı
bir değildir. Yerden aldığın senin, elden aldığın benim.
4 Kul, kul için üzülür, ‘Kaderi kısa.’
denir. Yanıldığını bilse, ömrünce dövünür. Kulun kaderini kul bilemez,
kimse kimseye ölçü veremez. ALLAH’ımın ADALETİ’nden şüphe edilemez. Her gelen birdir, varmasını
bilen de hep bir. Geldiğin gibi dönebilirsen, ne mutlu sana; gördüğün
gibi sevebilirsen, ne mutlu sana. Gelişim açıktır, adımı bildirdim, göçe
kadar beraberim. Gelişte söyledim; sunduğum HAK YOLU’dur dumansız.
Ağacın dalları olmaz gölgesiz, ocak yanmaz odunsuz, baca olmaz dumansız. Ne
var ki, bacayı yuvaya duman vermesin diye yaparsın. Duyduğumu değil, bildiğimi
verdim; fani iken dediğimi, gelişte zayıf buldum. Geldiğimden beri
geriye dönmedim, kuluna da daima yarını gösterdim. Çünkü geçen günün üstüne
ALLAH’ım kapak örtmüş, geceyi gündüze katmış. ALLAH’ımın örttüğünü,
ben nasıl açarım? Yalan olandan kaçarım. Sudan geldik NURU’na erdik, sebep
aramadık, ‘YARATTI.’ dedik. Dendiği gibi gördük, gördüğümüz gibi
sevdik. Sevdikçe erdik, erdikçe vardık. Cümleniz erenden olasınız, olup ta
göresiniz, görüp te gelesiniz. Gelip, sizler de kulları için vazife alasınız. AMİN.
5 Sofra kurulur, çorba içilir, aşı yenilir, tatlı beklenir. Gelişe
yol buluş ta öyledir. ALLAH’ımın ADINA gelmek; RESULÜ’nü bilmektir, yolunu
bulmaktır, bilene sormaktır. ALLAH’ım, dileyene verir. Dünya dünyada kalır. Kulun
misafirliği güne bağlıdır. AŞK’ı gönülde buldu isen, sorma
nerdendir. Belki çiçekten, belki de arıdandır. Her kulun AŞK’ını
ateşleyen, YARATAN’dır. Ne var ki, dilersen, ‘ALLAH’ım.’ der, ADI’nı anarsan.
Diledik, andık, AŞKI’na yandık. Yandık, sanma ki kül olduk. Kulu olduk.
Yarattığı her kulu, ALLAH’ım sever. Ne var ki, her yarattığı kul O'nu
bilse. ‘ALLAH’a ısmarladık.’ diyelim, sözü sizlere verelim. Sohbet te ALLAH’ımın
ADINA’dır. ALLAH’a ısmarladık. İnandığımdan değil, gördüğümden
söyledim. Gördüğünü söyleyene, ‘Hoş sohbet.’ dedim.
6 Gelişim birdi, dönüşüm öyle. ‘MEVLÂNA.’ dendi, yüceltildi. Unutulmasın,
MEVLÂNA da ALLAH’ımın kullarından biri idi. ‘Sen kim, ben kim?’ yok; aramıza yücelik
girmez, her kulu bir. Her gelen ADEM’in dölü, ALLAH’ımın kuludur. Her gelene,
geliş birdir. Yanılma vardır, yalan yoktur. Daha önce dedim, yalandan
kaçarım. Aramızda yalan diyen yok. Sebebi sorulanda, dedim; kitabı yazılan,
yazana yardıma gelendir. Dendiği gibi olsa, gidişe korku kalmaz. ‘Yine
gelirim.’ denir, gelişe hazırlanılır. Kul vardır, ‘Daha iyisini
görebilirim.’ der, o yolu hayal eder. Dünyaya geliş birdir, dönüş
bir. Başka türlü olamaz, bir RUH iki bedene giremez. Aksini diyen arasın,
fani olarak ispata çalışmasın. Çünkü yanıldığı görülür. Asla geliş
ikinci defa olamaz. ALLAH’a ısmarladık. Sözü sizlere verelim, ALLAH’a emanet
edelim.
LÂİLÂHE İLLALLAH MUHAMMEDÜR
RESULULLAH