30 Ağustos 1975 (Sözlü Tebliğ) 1 HAK ne? O. Hakkı? Sen. (Hakkı HAK’ta bilmek ne demektir?) 2 Kendini O’nda
bilmek. Kendini O’nda bilmek, dünya hali. ZATI ile SIFATI’nı ayırmak. VEREN O,
bildiren O, olduran O, bulduran O. Neyi bulduruyor? Hakkı. Hakkı bulan kul,
HAK’ta oluyor. Neyi bulduruyor? Hakkı, SIFATLARI ile sıfatlanıyor. Dünya hali
ile ZATI’nı idrak, her kulun nasibi değil. Dünyada SIFATLARI ile
yüklenelim ki, ZATINA varışımız kolay olsun. 3 (27 Ağustos 1975 tebliğinde ‘RUH’un akım ile yüklenmesi.’
deniliyor. Bundan maksat ALLAH’ın SIFATLARI ile sıfatlanmamız mıdır?) 4 Evet.
İmalathane mi daha verimlidir, fabrika mı? İmalathane daha kolay
kurulur. Hem emeği-masrafı, hem töresi kolay. Verimi de ona göredir.
Ölçüsüne göre, çok alamazsın. Yöresi-töresi-ölçüsü genişledikçe, yükü de
çoğalır. Amma, emeği ağır gelmez. 5 (İmalathaneden kasıt nedir?)
Bilim-alım-verim. 6 (Aynı tebliğde ‘günün yorumu’
tabirinden ne kastediliyor?) 7 Cemiyetin gelişmesi değişmez. En küçük
cemiyeti al, en büyük cemiyetin maketi olduğunu görürsün. Yazıların en
başında verdik. Sözlerimiz hiçbir zaman zümreye değil, cümleyedir.
Zümre, aslında cümlenin maketidir. En büyükten, en küçüğe. Eni boyu
olamayan, ağırlığı ölçüye gelmeyen, her alanın gönlüne giren. Her yer
numaralı. Kimse kimsenin yerine oturamaz! ‘Önce gelen öne mi oturur?’ denmesin. 8 (Bu numaralar
ne zaman tayin olundu?) Herkes numaralı gelir. 9 (Herkesin
yeri-makamı, gelmezden evvel mi tayin oluyor) Makamlar, seçilen
kişilerin. 10 (Bu kişileri
ALLAH, öbür alemde mi seçiyor; yoksa onlar, kendilerini bu alemde mi
seçtiriyor.) 11 RUHLAR seçtirir. Ağaç çiçeğini hep bir açar,
meyvesini hep bir döker. Kimi er olur, erken olur; kimi geç erer. Meyvelerin
hep bir olduğu görülmemiştir. 12 (Trans durumu
derinleşir) 13 GARİP: Çok parlak güneş, iki NUR.
Merdivenler, merdivenler, merdivenler. İki söz diledim, onlardan bekledim.
“NUR ol.” dedi soldaki, EBU TALİB. “Var ol.” dedi sağdaki, ALİ.
Döndük onların makamından. 14 (Trans hali
uyanma haline dönüşürken: Onlar bize yardım etmeliler dendi.) GARİP:
“Söz verdiler yardım edecekler.”
|